Osmanlı Kaynaklarında Devrek

Osmanlı İmparatorluğunda Bolu Sancağına bağlı olan Devrek yöresinin Osmanlı kaynaklarında adı ilk kez 1519 yılı kayıtlarında geçmektedir. Bolu sancağının, daha önceki yüzyıllara ait tahrir kaydı olmadığından o devirlerin idari yapısı hakkında kesin bir şey söylemek mümkün değildir. Dolayısıyla Devrek için de aynı şekilde daha önceki yıllar hakkında bir şey söyleyemiyoruz.

Osmanlı Kaynaklarında Devrek

Devrek 1519 tahririnde 60 hane, 1568 tahririnde 118 hane nüfusu bulunan bir köy olarak kaydedilmiştir.

Devrek Yöresinin de içinde bulunduğu Hızırbeyili nahiyesi, idari taksimat olarak, Anadolu Eyaletinin Bolu Sancağı içinde yer almıştır. Buradaki anlamı itibariyle, nahiye denilince bir iskan yeri değil, coğrafi konumu itibariyle birbirine yakın olan yerleşim yerlerini içine alan bir coğrafi birliktelik anlaşılmalıdır. Hızırbey ili nahiyeleri ifadesiyle sadece Devrek değil; Devrek ile birlikte Çarşamba (Çaycuma) ve Zonguldak il merkezi kastedilmektedir.

Katip Çelebi’nin Cihannuma adlı eserine ve Atik Askeri defterine göre Hızırbeyili nahiyesinde Devrek, Dirgine, Yılanca, Çarşamba, Tefen, Perşembe ve Hisar-önü kazaları yer alıyordu. O dönemde kaza denilince bugünkü anlamda bir idari yönetimi değil, mahkemenin bulunduğu yeri, kadılığın kadılık mıntıkasını anlamak gerekmektedir.

Devrek 1692 yılına kadar Mutasarrıflık içinde Bolu‘ya bağlı kaldı. 1692 -1811 yılları arasında 119 yıl voyvodalık (Ayanlık) yönetimini yaşadı. Etrafa korku salan, devlet içinde devlet gibi hareket ederek etrafa zulm saçan meşhur Devrek Ayanı Molla Ali‘nin 1811 yılında ortadan kaldırılması ile ayanlık yönetimi sona erdi.

1811 den sonra Viranşehir Sancağının kurulmasıyla Çarşamba, Perşembe, Tefen kazaları Viranşehir sancağına bağlanmış, Devrek, Dirgine, Yılanlıca ve Hisar-önü kazaları ise Bolu sancağı içinde kalmıştır.

2 Eylül 1836 tarihinde uygulamaya konulan yeni idari taksimata göre Devrek yöresi Bolu sancağı içinde Hüdavendigar (Bursa) Müşirliğine bağlanmıştır. Çarşamba, Perşembe ve Tefen kazaları da Viranşehir sancağı içinde Ankara Müşirliğine bağlanmıştır.

1839 yılında Bolu sancağının Kastamonu eyaletine bağlanmasıyla birlikte Devrek yöresi de Kastamonu Eyaleti içinde yer almışsa da bir süre sonra 1844-1845 yıllarında Bolu eyalet haline getirilmiş ve bugünkü Zonguldak ili coğrafyası bu eyalet içinde yer almıştır. 1846 yılında bu uygulamadan vazgeçilerek tekrar bir önceki uygulamaya dönülmüştür.

1864 Vilayetler Nizamnamesinin geçiş döneminde Ereğli Liva haline getirilmiş ve Devrek de bu livaya bağlanmış ancak Dirgine ve Yılanlıca ise Bolu’ya bağlı kalmıştır. Vilayetler Nizamnamesinin uygulamaya konulduğu 1867 yılında Kastamonu Sancağı, Kengiri Sancağı, Sinop Sancağı ve Bolu Sancağı olarak dörde ayrılmıştır. Böylece Ereğli sancağı ile birlikte Viranşehir sancağı kaldırılmış olmaktadır. Ereğli ve Viranşehir sancaklarının kaldırılmasıyla daha önce Ereğli’ye bağlı Devrek, Bartın ve Çarşamba kazaları ile yine daha önce Viranşehir’e bağlı Tefen ve Yenice kazaları Bolu sancağına bağlanmıştır.

1869 yılında ilk kez bugünkü anlamda kaza sistemine geçilmiş, Devrek ve Yılanca kaza olan Ereğli’ye bağlanmış, Devrek Ereğli’nin nahiyesi durumuna getirilmiştir. Çarşamba (Çaycuma) da Bartın kazasına bağlanarak bu kazanın nahiyesi durumuna getirilmiştir. Dirgine Bolu’ya bağlı kalmıştır.

Devrek nahiyesi Bolu merkezine uzak olduğu için ihtiyaçtan dolayı Çarşamba nahiyesi ile birleştirilerek 1887 yılında (Hicri 1304) Hamidiye adıyla kazaya çevrildi ve aynı yıl Belediye teşkilatı kuruldu. Kaza merkezinin 3 saat uzaklıktaki Suçatı denilen yere (herhalde Kaypaklar köyü) ve boş bir araziye taşınması meselesi yaklaşık iki yıl sorun oluşturmuşsa da 1889 yılında Devrek kesin olarak kaza merkezi kabul edilmiştir.

1899 yılında Zonguldak karyesi (köyü) kaza yapılarak Hamidiye Kazasından ayrılmıştır. 1902-1903 yıllarında Ereğli’nin sancak (liva) haline getirilmesi ve Devrek’in de buraya bağlanması yönünde Ereğli eşrafı tarafından bir girişimde bulunulmuşsa da bu girişimden bir sonuç çıkmamıştır.

Hamidiye adıyla birçok kaza olduğu ve karışıklığa neden olduğu gerekçesiyle kazanın adı 20 Mayıs 1910 tarihinde Devrek olarak değiştirilmiştir. Bir yıl sonra da Bolu Sancağı Kastamonu eyaletinden ayrılarak bağımsız sancak olmuş Devrek kazası da 123 köyü ile Bolu sancağı içinde yer almıştır. Aynı yıllarda Zonguldak, Bartın ve Devrek kazalarının Safranbolu ya ilhak edilerek yeni bir liva oluşturulması yönünde görüşmeler olmuşsa da adı geçen kazaların Bolu Livasında kalması ve yeni bir liva kurulmasına gerek olmadığına hükmedilmiştir.

TBMM Hükümeti, Bolu ayaklanmasının da etkisiyle 20 Nisan 1920’de Devrek, Ereğli, Mudurnu, Bartın, Göynük ve Zonguldak’ı Bolu Bağımsız mutasarrıflığından ayırarak, Kastamonu vilayetine bağladı.

1 Nisan 1924 tarih ve 491 sayılı Teşkilat-ı Esasiye Kanunu’nun 60. maddesi ile sancaklar kaldırılmasıyla Zonguldak bağımsız mutasarrıflığı, Vilayet haline getirildi. Devrek, Ereğli ve Bartın ilçeleri de Zonguldak‘a bağlandı.

  • 1936’da Yenice Devrek’e bağlı bir nahiye haline getirildi. Aynı yıl Çaycuma’nın kaza olması için girişimler başladı.
  • 1944 yılında Çaycuma kaza oldu ve Devrek’ten ayrıldı.
  • 1953 yılında Yenice Devrek’ten ayrılarak Karabük’e bağlandı.
  • 1958 yılında Tefen ve Eğerci nahiye oldu.
  • 1963’de Tefen, Gökçebey adını almıştır. 1972 de belediye teşkilatı kurulmuş 1990 da ilçe olmuş ve Devre’ ten ayrılmıştır.
  • 1986 Yılında Eğerci Belediyesi kurulmuştur.

KAYNAK: Ömür Çelikdönmez/Devrek Tarihi Adlı Eserinden

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir