Kalitesiz siyasetçinin zirvesine çıkan insanlar bitmiyor

Bu topraklarda zirveye çıkmak da çok kolaydır, çukurun içinde b.ka batmak da epey basit bir iştir…

Recep İvedik serisi filmleri hazırlayan, çeken kişiler günlerce Ankara İvedik Organize Sanayi Bölgesinde dolaşarak oradaki kişilerin davranışlarını, yaşam biçimlerini tetkik edip bunu sinema diliyle yüzümüze çarpmışlardır.

Recep İvedik ve Kemal Sunal serisi filmler bizim gerçek yüzümüzü, çoğunluğun çıkara dayalı çürümüş yaşamını yansıtırlar.

1950 yılından beri çok partili sistem ile idare(?) ediliyoruz. 73 yıldır milletvekillerini, belediye başkanlarını, yerel meclis üyelerini biz seçiyoruz.

Yurtdışından ülkemize gelen bir aydın bizi tanımak için seçtiğimiz kişilerin profilini 10-20 sayfa okusa şunu der: “Bu ülkeden hiçbir şey olmaz. Bataklık içinde debelenerek yaşamaya devam ederler.”

Atalarımız, “Armut dibine düşer. Süt neyse kaymak da odur. Üzüm üzüme baka baka kararır. Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim. Anasına bak kızına al” gibi sözler ederek hakikati dile getirmişlerdir.

Köroğlu’nun diyarının 1950’den bu yana seçtiği belediye başkanlarının ve milletvekillerinin profillerini önümüze koyalım. Allah için bir tane uluslararası ya da ulusal başarısı, ödülü, üretimi, projesi, damgası, eseri olan kişi yoktur.

Buradan Meclise gidenler 4-5 yıl yağlı, ballı maaşları alırlar. Her yerde rağbet-hürmet görürler. Yumuşak koltuklarda uyuklayıp günlerini geçirirler.

TBMM’nin web sitesine giriniz. Köroğlu diyarının vekillerinin dişe dokunur bir tek önergesi, yasa teklifi, konuşması yoktur. “Zıpçıktı yaylasının su sorunu” üzerine kağıttan okuyarak yaptıkları göstermelik konuşmalar da gaz alma babındandır.

Belediye başkanlığı kutsal, manevi değeri yüksek, saygın, evrensel ölçekte bir görevdir. Buna herkes aday olamaz.

Yırtık dondan çıkar gibi davranışlar gösteren, ruhsal sorunları olan, megaloman, narsist kişilikleri seçerseniz il Afganistan köylerine döner. Ne iş yaptığı belli olmayan yüzlerce kişi koca binada akşama kadar PC başında boş boş oturur ve 20-30 bin civarı maaş alır.

Başkanlar kendi dönemleri ile ilgili zerre hesap vermezler. Burada ya da çevre illerde edindikleri dev kümeslerin, tarlaların, fabrikaların kaynağını asla açıklamazlar. MASAK da bu kişilere “Oha birader” demez.

40 yıldır bu ilin yerel siyasetini yakından izliyorum. Adeta Recep İvedik filmi gibi bir manzara var. Atlayanlar, zıplayanlar, hoplatanlar, kucakçılar, alemciler, zırtapozlar, kelleler, ayyaşlar, keşler, kumarcılar ve ukalalar zinciri egemenliğini, saltanatını devam ettiriyor.

Son 20 yıldaki gelişmelerden / hadiselerden vallahi halk adına utanıyorum. Çok bilgi / rezalet iletebilirim ama iki satır okumaktan aciz kitleler bildiğini okumaya devam eder.

Ali Özdemir
(Eğitimci/Yazar)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir